Hamilelik ve emzirme dönemlerinde kullanılmaması gereken bitkiler

[Sevgi]

Alman kanunlarına göre düzenlenen bitkilerle modern tedavide kadınların hamilelik ve emzirme dönemlerinde kullanılması sakıncalı olan bitkiler belirlenmiştir.
Anne ve çocuk sağlığı açısından hamilelik ve emzirme dönemi çok özel ve önemlidir. Bazı bitkilerin bileşiminde bulunan maddeler anneye ve/veya çocuğa zarar verebilecek niteliktedir. Bu nedenle aşağıdaki bitkiler ve bu bitkilerden hazırlanmış olan ürünler hamilelik ve emzirme döneminde kullanılmamalıdır.

Ardıç meyvesi: Fazla kullanılması halinde erken doğum veya düşüğe neden
olabilir.

Ayıüzümü yaprağı: Zararlıdır.

Barut ağacı kabuğu: Rahim kasılmasını artırır.

Ekinasya otu: Gelişimi engelleyebilir.

Kınakına kabuğu: Zehir etkisi gösterir.

Maydanoz otu ve kökü: Rahim kasılmasını artırır.

Meyan kökü: Günde 100 mg glycyrrhicin’den fazla kullanılması hormon
dengelerini etkiler.

Öksürükotu yaprağı: Zehir etkisi gösterir.

Ravent kökü: Rahim kasılmasını artırır.

Sarısabır:Rahim kasılmasını artırır.

Sinameki yaprağı ve meyvesi: Rahim kasılmasını artırır.

Yılanotu kökü: Gelişimi engelleyebilir.

Zencefil kökü: Zehir etkisi gösterebilir.

Bazı bitkisel ilaçların hamilelik ve emzirme dönemindeki etkileri bilimsel olarak yeterli derecede araştırılmadığı için emniyet tedbiri olarak hamilelik ve emzirme döneminde kullanılması tavsiye edilmemektedir. Bir bitki kullanılmadan önce, bitki ile ilgili tanıtım bölümü dikkatli bir şekilde incelenmelidir.
Hakiki gül esansı ( Eterik yağ) ve gül suyu dışında hiçbir esans kullanılmamalıdır. Bitki yağı adı altında piyasada kontrolsüz olarak satılan kimyasal-sentetik yolla üretilmiş olan ürünler alınmamalıdır, kanser yapıcı olduğu yönünde bilimsel çalışmalar bulunmaktadır, evlerde kullanılan temizlik maddelerindeki kokular da bu gruptandır, mümkün olduğunca uzak durulmalıdır.
Genel bir tıbbi yaklaşım olarak zorunlu olmadıkça ve hekime danışılmadan hamilelik ve emzirme döneminde hiçbir ilaç kullanılmamalıdır.

Kaynak: Dr. Ahmet Toptaş,